Çocukluğu
Melez bir aileden gelen Severus Snape’in çocukluğu oldukça zorluydu. Ailesinin yaşam şartları gereği, şiddet dolu bir ortamda büyüyen Snape, arkadaşları tarafından da sürekli hor görülerek aşağılanmıştır. Kendisinin bir büyücü olmasına rağmen, melezliğinden ve babasının alt sınıf bir Muggle olmasından dolayı arkadaşları tarafından sürekli tacizlere uğrayan Snape, çocukluğundan itibaren
karakterinde derin yaralar almıştır.
karakterinde derin yaralar almıştır.
Cokeworth bölgesinin, Spinner’s End mahallesinde, kirli bir nehir kenarında, köhne evler arasında yaşayan Severus Snape, fakirliği nedeniyle Hogwarts’ta da arkadaşları tarafından aşağılanmış ve dışlanmıştır.
Lily Evans ile daha küçük yaşlarda, aynı mahallede tanışan Severus Snape, kendisine kötü davranmayan tek arkadaşı olması nedeniyle, Lily’e büyük bir bağlılık hisseder. Bu bağlılık çok kısa süre içerisinde yerini aşka bırakarak, Snape’in, hatta tüm Hogwarts’ın kaderini doğrudan etkileyecektir.
Hogwarts Yılları
Severus Snape, 1971 ve 1978 yılları arasında Hogwarts’ta eğitim gördü. O dönemde iksir profesörü olan Horace Slughorn’un başında bulunduğu Slytherin evine atanan Severus Snape, eğitim hayatı boyunca sürekli münakaşaya gireceği Sirius Black ve James Potter ile ilk kez trende karşılaşır. Daha trendeyken tartışmaya başlayan üçlü, kısa süre içerisinde aralarında büyük bir düşmanlık geliştirmiştir.
Sirius Black’in anlattıklarına göre, çok kısa süre içerisinde karanlık sanatlarda kendini gösteren Severus Snape, daha 11 yaşındayken, çoğu son sınıf öğrencisinden daha fazla büyü bilmekteydi. İlerleyen zamanlarda Ölüm Yiyenler çetesini kuracak olan Avery ve Mulciber ile çok yakın arkadaş olan Snape, arkadaşlarının da desteğiyle karanlık sanatlara olan ilgisini çok daha ileri seviyelere taşımıştır.
Eğitim hayatı boyunca pek çok büyü geliştiren Snape, özellike kendisine ait imza niteliğindeki Sectumsempra büyüsü ile tanınmaktadır.
Severus Snape, okul hayatı boyunca oldukça sessiz ve sakin bir öğrenciydi. Her ne kadar büyü konusunda yetenekli olsa da, bu yeteneklerini arkadaşlarına zarar vermek için hiçbir zaman kullanmadı. Çapulcular çetesinin kendisine eziyet ettiği zamanlarda bile herhangi bir büyüyle karşılık vermeyen Snape, okul yıllarını asosyal geçirdi.
Okuldaki son yılında, James ile Lily’nin evlendiğini öğrenen Severus Snape, kıskançlık duygusunun çok daha baskın hale gelmesiyle birlikte, James Potter’a karşı derin bir düşmanlık beslemeye başladı.
Melez Prens: Severus Snape
Severus Snape, geliştirdiği tüm büyüleri, kendisine ait bir not defterine kaydetmekteydi. Levicorpus, Sectumsempra, Muffliato gibi çok yaygın kullanılan büyüleri geliştiren Snape, defterini “Melez Prens” adıyla imzalamaktaydı.
Severus Snape, Melez Prens lakabını annesinin kızlık soyadından almaktadır.
Snape’e ait notların ve tekniklerin yer aldığı, “Gelişmiş İksir Yapımı Kitabı” 1996 yılında, Profesör Slughorn’un dolabından Harry Potter’ın eline geçti. Bu kitap içerisinde yer alan teknikleri ve ipuçlarını kullanarak sınıfında büyük başarılar gösteren Harry Potter, bu sayede Horace Slughorn’un takdirini kazanmıştır.
Severus Snape’in aslında Melez Prens olduğu ilk kez Hermione Granger tarafından fark edilmiştir.
Birinci Büyücülük Savaşı
Severus Snape, Voldemort’a karşı mücadele edilen ilk savaşta başlangıçta Voldemort’un yanında, Ölüm Yiyenlerin arasında yer alan Severus Snape, casuslukla görevlendirilmiştir. Durugörü profesörü Sybill Trelawney ve Albus Dumbledore arasında geçen kehanet konuşmalarını Voldemort’a bildirmekten sorumlu olan Snape, bu kehanetler sırasında iki çocuğun ismini duyarak Voldemort’a bildirir.
Kehanette, Voldemort’un sonunu getirecek iki isimden bahsedilmektedir. Kehanetlere göre, Harry Potter ve Neville Longbottom Voldemort’un ölümüne neden olacaktır.
Voldemort, kendini korumak ve kehaneti durdurmak için bu iki çocuğu da yok etmeye karar verir. Severus Snape, Voldemort’a yalvararak, kendi canını Lily’nin hayatta kalması uğruna feda etmeye hazır olduğunu söylese de, Voldemort bunu kabul etmeyerek kararının kesin olduğunu belirtir.
Hayatı boyunca büyük bir aşk beslediği Lily’nin zarar görmesini göze alamayan Severus Snape, Albus Dumbledore’a giderek Voldemort’un planlarını anlatır. Lily’i korumak için taraf değiştiren Snape, Dumbledore’a gözyaşları içerisinde Lily Potter’ı saklamasını söylese de, Dumbledore Snape’in ajan olabileceğini düşünerek bunu kabul etmez.
Harry Potter’ı öldürmek için Potterların evine giden Voldemort, Harry Potter’ı öldürmek isterken, Potter’a beslediği büyük sevgi nedeniyle kendi canını feda ederek oğlunu kurtarmak isteyen Lily’i öldürür. Lily’nin yaptığı büyü, Harry’nin canını kurtarsa da kendisinin ölümüne neden olur.
Snape, Voldemort’un Lily’i öldürmesinden sonra Dumbledore’un tarafında kesin olarak geçer. Dumbledore, Harry Potter’ı korumak için Severus Snape ile anlaşmasını ilk kez burada yapar.
İkinci Büyücülük Savaşı
Severus Snape, Voldemort geri döndükten sonra Harry Potter’ı korumak için elinden geleni yapmıştır. Bu esnada Hogwarts’ta iksir profesörü olarak görev yapan Snape, aynı zamanda Zümrüdüanka Yoldaşlığında da yer almaktadır.
James Potter nedeniyle hala Harry Potter’dan hoşlanmayan Snape, her ne kadar Zümrüdüanka Yoldaşlığında bulunuyor olsa da Potter’a okulda zor anlar yaşatmaya devam eder.
Voldemort’un geri döndüğünün haberini alan Dumbledore, Severus Snape’den Harry Potter’ı Occlumency konusunda eğitmesini ister. (Occlumency, bir kişinin zihnine girerek, hafızasına, anılarına, düşüncelerine ulaşmaya hatta zihnini kontrol atına almaya yarayan bir büyüdür.) Voldemort, Potter’ın zihnini okuyabildiği için fazlasıyla önemli olan bu çalışma yalnızca Severus Snape tarafından gerçekleştirilebilmektedir.
Snape, oldukça detaylı bir şekilde Potter’a Occlumency dersleri vererek zihnini Voldemort’a karşı korumayı öğretmiştir. İkili, uzun süre birlikte bu konu üzerine çalışmıştır.
Dolores Umbridge’in Hogwarts’a geldiği dönemde Harry Potter’ı Dumbledore’un nerede olduğuna dair sorgulaması sırasında, Snape’ten doğruluk iksiri olan Veritaserum talep edilse de, Snape elinde Veritaserum kalmadığını söyleyerek Umbridge’e engel olmuştur. Bununla birlikte, yine Umbridge tarafından yapılan sorgulamada Harry’e sahte bir iksir vererek doğruyu söylememesini sağlamıştır.
Astronomi Kulesi Çatışması
Severus Snape’in hayatını baştan aşağı değiştiren Astronomi Kulesi Çatışması, serinin gidişatı için de oldukça önemli rol oynamaktadır.
Hogwarts’a Ölüm Yiyenlerin saldırdığı esnada Astronomi Kulesi’nde bulunan Dumbledore ve Harry Potter, Severus Snape hakkında konuşmaktadır. Potter, Snape’in Ölüm Yiyen olduğuna ve Voldemort’un adamı olduğuna dair Dumbledore’u ikna etmeye çalışırken karşılarına çıkan Ölüm Yiyenler, Dumbledore’un asasını düşürmeyi başarır. Dumbledore, bu esnada Harry Potter’ın gizlenmesini söyleyerek Ölüm Yiyenlerin fark etmemesini sağlar.
Dumbledore, Potter’dan Snape’e haber vermesini ister. Bu esnada Astronomi Kulesi’ne gelen Snape, Potter’ın beklediğinin aksine, Ölüm Yiyenlere karşı Dumbledore’u savunmak yerine, Avada Kedavra büyüsü yaparak Dumbledore’u öldürür.
Severus Snape ve Ölüm Yiyenler okuldan uzaklaşırken peşlerinden giderek Severus Snape’i durdurmaya çalışan Harry Potter, Snape’e karşı Sectumsempra büyüsünü uygular. Bu esnada Severus Snape, büyüyü geliştirenin ve Melez Prens’in kendisi olduğunu söyler. Potter’ın tüm denemelerine rağmen durdurulamayan Ölüm Yiyenler ve Snape Hogwarts’tan kaçmayı başarır.
Albus Dumbledore’u öldürdükten sonra Ölüm Yiyenler arasında sağlam bir yer edinen Snape, Voldemort’un en sadık hizmetkarlarından biri olmuştur. Voldemort, hiçbir şüphe duymaksızın, Snape’in sadakatinden emindir.
Severus Snape, her kadar Voldemort için çalışıyor gibi görünse de, gizli şekilde Zümrüdüanka Yoldaşlığı’na istihbarat yollamaya devam etmiştir. Potter’ın 4 Privet Drive’dan kaçırılması ve pusudan kurtarılması Snape’in verdiği bilgi sayesinde gerçekleşir.
Hogwarts’ın Başına Geçişi
1997-1998 yılları arasında, bakanlığın Ölüm Yiyenler eline geçmesi üzerine Hogwarts’ın başına atanan Severus Snape, bu esnada Voldemort için çalışıyor gibi görünse de, bir süre sonra önceki müdürlerin portrelerinden yardım aldığı ve aslında Hogwarts’ı Ölüm Yiyenlerin saldırısına karşı hazırladığı ortaya çıkmıştır.
Snape, Hogwarts’ın başında olduğu dönemde, Potter fark etmeden ona ciddi yardımlarda bulunmuştur. Özellikle Gryffindor Kılıcı’nın gerçeğini saklaması ve sahte olanını Ölüm Yiyenlere vermesi sayesinde, Voldemort’un son Horcrux’unun yok edilmesine en büyük katkıyı yapmıştır.
Tüm bunlara ek olarak, Harry Potter’a gerçek kılıcın yerini Patronus büyüsü ile gösteren Severus Snape, Hogwarts’ın kaderini değiştiren en önemli isim konumunda.
Hogwarts Savaşı ve Ölümü
Harry Potter ve beraberindeki ekip Hogwarts Kalesine gelerek, Voldemort’un son Horcrux’larından birini aradıkları esnada okulun başında Severus Snape bulunmaktadır. Minerva McGonagall tarafından bastırılan Snape, tek başına kalabalık bir grupla savaşamayacağını anlayarak Hogwarts’tan kaçmak zorunda kalır.
Kaçtıktan sonra Voldemort tarafından çağırılan Severus Snape, burada başına geleceklerden tamamen habersizdir. Voldemort, Mürver Asa’nın sahibi olmak isteği için Snape’i öldürmesi gerektiğini söyler. Dumbledore’u öldürerek Mürver Asa’nın sahipliğini alan Severus Snape, Voldemort’un yılanı Nagini tarafından ısırılarak ağır yaralanır.
Severus Snape ölmek üzereyken hafızasındaki Lily ve Dumbledore ile ilgili anıları Potter’a göstererek, Potter’a savaşta ne yapması gerektiğini gösterir. Potter, böylece Snape’in aslında kendi tarafında olduğunu görmüştür.
Severus Snape, Harry Potter’ın kendisinin bir Horcrux olduğunu anlatmayı başardıktan sonra, burada hayatını kaybeder.
Ölümünden Sonra
Ölümünden sonra, Snape’in bu kahramanlığını ve aşkını onurlandırmak isteyen Harry Potter, annesinin yeşil gözlerine sahip olan tek çocuğuna Albus Severus Potter adını verir. Albus Severus Potter, Hogwarts’a başlayacağı zaman Slytherin evine atanmaktan endişelendiğinde, Harry Potter, Severus Snape’ten “belki de tanıdığım en cesur adam” olarak bahseder.
Özel Yetenekleri
- Karanlık Sanatlar: Severus Snape, karanlık sanatlar konusunda oldukça uzmandı. Daha küçük yaşlardayken bile pek çok büyü geliştiren Snape, büyücülük dünyasında “Melez Prens” olarak pek çok eser bırakmıştır.
- İksir Yapımı: Sadece öğrenciliğinde değil, 15 yıllık profesörlük kariyerinde de iksirler konusunda ciddi anlamda deneyim kazanan Severus Snape, Veritaserum ve Wolfsbane İksiri gibi pek çok karmaşık iksiri kolay bir şekilde yapabilmektedir.
- Occlumency ve Legilimency: Karşı tarafın zihnine girme, koruma ve kendi zihninden anı transferi gibi konularda oldukça başarılı olan Snape, Harry Potter’a hem Voldemort’tan korunması için eğitim vermiş, hem de ölümünden önce hafızasını aktararak gerçekleri görmesini sağlamıştır.
- Sözsüz ve Asasız Büyü Yeteneği: Severus Snape herhangi bir büyülü sözcük söylemeden ve asa kullanmadan büyü yapabilme yeteneğine sahiptir.
0 Yorumlar